<<Geri

Ofset Baskı Tekniği

Ofset baskı aynı zamanda bir düz baskı sistemidir. Dilimize İngilizce OFF-SET
kelimesinden geçmiştir. Matbaacılıkta "Boyanın kâğıttan önce kauçuk üzerine
oturması" anlamında kullanılır.
Baskı teknikleri arasında en yenisi, ofset baskı tekniğidir. Bu teknik, Alois
Senefelder'in 1799'da bulduğu litografik baskı (taş baskı) tekniğinin rafine
edilmiş biçimidir.
Litografi tekniği, su ile yağın birbirleriyle karışmaması ilkesine dayanır.
Basılması istenen imge, yağ esaslı bir mürekkep ile yüzeyi düzeltilmiş
kireçtaşı üzerine çizilir. Daha sonra bir sünger yardımıyla su, arapzamkı ve
asitten oluşan bir çözelti yüzeye uygulanır. Bu çözelti, imgenin bulunmadığı
yağsız yüzeyler tarafından emilirken, imgeyi oluşturan yağ esaslı bölgeler
tarafından reddedilir. Taş yüzeyine merdaneyle mürekkep verildiğinde ise
bunun tam tersi gerçekleşir. Bu kez, bünyesinde yağ bulunan mürekkep,
imgeyi oluşturan yüzeyler tarafından kabul edilirken, imgenin yer almadığı
yağsız yüzeyler tarafından reddedilir. Mürekkeplenen taşın üzerine kâğıt
konur ve imge, bir pres yardımıyla kâğıt üzerine aktarılır.
Ofset baskı kalıbının hazırlanmasındaki ilk aşama; orijinallerden elde edilen
çizgisel ve yarım-ton pozitif filmlerin tasarımdaki konumlarına uygun olarak
bir araya getirilmesi, yani montajıdır. Montaj aşamasında, basılacak işle ilgili
en son düzeltmelerin yapılabilmesi amacıyla "Ozalit Kopya" hazırlanır. Ozalit
kopya, astrolon üzerine hazırlanan montajdan alınır. Yazı, fotoğraf,
illüstrasyon gibi bütün çizgisel ve yarım-ton unsurlar, ozalit üzerinde gerçek
baskıya oldukça yakın bir görüntü oluştururlar. Gerekli düzeltmelerden sonra,
hazırlanan montaj astrolonundan fotografik yöntemlerle baskı kalıbı üretilir.
Alüminyum, paslanmaz çelik ya da özel olarak hazırlanmış kâğıtlardan
yapılan baskı kalıbının üzeri fotoğraf kağıtlarının üzerinde bulunan
emülsiyona benzeyen ışığa duyarlı bir madde ile kaplıdır. Montaj astrolonu,
kalıpla üst üste gelecek biçimde kopyalama makinesine yerleştirilir ve
aralarındaki hava vakumla boşaltılır. Montaj filminin bütün yüzeyi kalıba
çakıştırıldıktan sonra, güçlü bir ışık kaynağı ile pozlandırma işlemine geçilir.
Pozlanan kalıp daha sonra elle ya da otomatik makinelerle banyo edilir.
Banyonun içindeki kimyasal maddeler, ışık alan bölgelerdeki emülsiyon
tabakasını çözer. Özenli bir biçimde temizlenip, basınçlı su ile yıkanan kalıp
yüzeyinde baskıya girecek bütün unsurlar kolayca algılanabilir. Özel kimyasal
maddelerle gerekli rötuşlar yapıldıktan sonra kalıp baskıya hazır hale
getirilir.
Bütün bu işlemler sonucunda; kalıp yüzeyinde basılacak bölümler suyu
reddedip mürekkebi kabul eden, diğer bölümler ise suyu kabul edip,
mürekkebi reddeden bir yapıya kavuşur.
Ofset baskıda kalıptaki düz "şekiller" kauçuğa ters olarak basılır. Kauçuktaki
ters şekiller kâğıda düz olarak geçerler. Kauçuk yumuşak olduğu için hem
kâğıdı zedelemez ve hem de tüm detayların kâğıda geçmesine katkıda
bulunur.
1905 yılında Amerikalı RUBEL, taş baskıyı geliştirme amacıyla rotatif bir
makine üstünde çalışırken tesadüfen ofset baskıyı bulmuştur.
1907 yılında Batı Almanya'da CASPAR HERMANN, ilk tabaka ofset ve rotatif
ofset makine planlarını üç silindir sistemine göre hazırlamıştır. VOMAG,


M.A.N. ve FRANKKENTHAL gibi Alman fabrikaları 1. Dünya savaşına kadar bu
planlar uyarınca tabaka ve rotatif ofset baskı makinelerini imal ettiler. Ancak
savaş çıkınca bu yöndeki gelişmeler durdu. Savaştan sonra çalışmalara
yeniden başlandı. 1930 yıllarında makinelerin baskı hızı saatte 3000'e ulaştı.
Bundan sonraki araştırmalar, makinelerin baskı hızını daha da arttırmak,
emniyet ve kalite seviyesini yükseltmek amacına yönelik olmuştur.
Ofset baskı sisteminin bulunduğu yıllarda albümin kalıp kopya metodu ile
çalışılmaktaydı. Henüz film icat edilmediği için, cam negatif plakalardan
çinkoya kopya alınırdı. 2. Dünya savaşından sonra reprodüksiyon filmi imalatı
ve buna paralel olarak pozitif kalıp kopya sistemi geliştirildi ve yaygınlaştı.
Kalıpların daha ince grenlenmesi, baskı makinelerin daha hassas çalışması,
ofset baskı sisteminin kalitesini ve önemini artırmıştır.
Günümüzde hemen hemen bütün gazeteler, dergiler, kitaplar vb. ofset
tekniğiyle basılmaktadır.